Demokratik Cumhuriyet beyannamesi

• Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinin Demokratik Cumhuriyet hedefinde birleşmesi Türkiye siyasi hayatında bir dönüm noktasıdır. Bu birleşme, bütün farklı görüşleri birbirinin tamamlayıcısı haline getirecektir.

Yeşil Sol Parti “Seçim Beyannamesini” açıkladı.

Toplantı Kürtçe’nin farklı lehçeleriyle açıldı.

Beyanname Demokratik Cumhuriyet beyannamesiydi. Beyannamede Demokratik Cumhuriyet’in çözeceği bütün temel sorunlar eksiksiz yer aldı.

Ve Yeşil Sol Parti’nin toplantısı HDP eşbaşkanlarının sahneye çağırılıp halkı selamlamasıyla sona erdi.

Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinin Demokratik Cumhuriyet hedefinde birleşmesi Türkiye siyasi hayatında bir dönüm noktasıdır. Bu birleşme, bütün farklı görüşleri birbirinin tamamlayıcısı haline getirecektir.

O halde Demokratik Cumhuriyet nedir sorusuna kısaca yanıt verelim:

Demokratik Cumhuriyet, beyannamede sözü edilmese de demokratik özerk birimlerin toplamından ve demokratik ulusun bölünmez birliğinden oluşan ademi merkeziyetçi “devlet olmayan devlettir ve “ulus devletin” biricik demokratik alternatifidir.

Aynı zamanda Demokratik Cumhuriyet tüm Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya devletlerini kapsayan bir devrimci değişim programıdır. Küresel emperyalist güçlerin ve bölgesel emperyalist devletlerin at oynattığı bu üç bölge, gerginliklerin ve savaşların kurbanıdır. Biricik çözüm bu üç bölgedeki devletlerin birer Demokratik Cumhuriyet’e dönüştürülmesinde ve hepsinin Konfederalizm temelinde birleşmesindedir.

Konfederal Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya Ortak Evleri’nin inşa edilmesi, Yeşil Sol Parti’nin tüm beyannamesinde dile getirilen “Ekolojik, cinsiyet özgürlükçü, komünal, demokratik sosyalizm” hedefine barışçıl yoldan  yürünecek “mekanın” yaratılması olacaktır.

Yeşil Sol Parti beyannamesinin “Demokratik Cumhuriyet” hedefini ilan ederek söze başlaması, gelecekte bu partinin Konfederal devrimci sürecin legal, parlamenter ve barışçı öncüsü olacağının en büyük işaretidir.

Bu öncülük daha şimdiden görüldüğü gibi “kolektif” bir öncülük olacak ve bu öncülüğe özgür kadın damgasını vuracaktır.

İşçi sınıfı, ezilen halk, kadınlar, cinsiyet ayrımcılığının kurbanları, KHK’lılar ve elbette bu topraklarda soykırıma uğrayan ve uğramakta olan Ermeniler, Rumlar, Asuriler, Kürtler ve Aleviler için umut dolu bir yürüyüş başlamıştır.

Bu yürüyüş umut dolu olduğu kadar çetin ve tehlikelerle dolu bir yürüyüştür. Tarihsel olarak da böyledir, güncel seçim ortamı olarak da böyle.

Seçim gününe kadar umudu Yeşil Sol Parti’nin logosundaki ağaç gibi yeşertmek, milyonların ruhunda kurtuluşa az kaldığı sevincini yaratmak, ama aynı zamanda seçim gününe az kala ya da seçim gecesi bu umut ve sevincimizi yok etmek isteyenlerin her türlü oyununa, hilesine, seçimi çalma yeltenişine, devlet terörüne, YSK’nın “sivil darbesine” karşı kitlesel direniş cesaretini vargüçle örgütlemek, devlet her şeyi göze alacaksa, halkın da “her şeyi göze alması” için her türlü önlemi almak gerekli.

Yeşil Sol Parti, HDP’ye karşı hazırlanan “tuzağa” karşı etkili bir önlem oldu. HPG’nin seçimlerin sonuna kadar askeri eylemlerini durdurması hayret uyandıracak ölçüde fedakarca alınmış bir önlemdir. Provokasyon tuzakları boşa çıkarılmıştır. Seçim sürecindeki her şiddet hareketinden Erdoğan rejiminin suçlu olacağını, eğer biz bu önlemi halka duyurursak seçmen anlayacaktır. EMEP “tek listeyle” seçime girme kararı alarak, binde bir ihtimalle Yeşil Sol Partinin birkaç vekil kaybetmesi sonucu AKP’nin çoğunluğu sağlamasına karşı önlem almıştır. Şimdi sıra TİP’tedir.

Ama bu önlemler yetmeyecek. Güçleri seçim gecesine ve  eğer o gecede bir “sivil darbe” gerçekleşirse, ona karşı her türlü yöntemle direnmeye hazırlamak ve tereddüt bile etmeden bu meşru direnişi devrimci demokratik değişime dönüştürmek için Kürt Özgürlük Hareketi’yle omuz omuza mücadeleyi göze almak temel görevimizdir.

Faşizm ve savaş koşullarında yürüdüğümüz bu seçimde Türkiye topraklarında filiz veren Yeşil Sol Parti’nin ağacının serpilip boy vereceğine, dal budak salacağına, Ege’den Kurdistan’ı, Karadeniz’den Akdeniz’i kaplayacak  serin ve ekolojik gölgesinde halkların, kadınların, yaşlıların ve çocukların demokrasi şarkıları söyleyeceği güne doğru başlayan yürüyüşte herkese “umudunu ve sevincini ve direniş cesaretini işte bu yeşil ağaç gibi büyüt” diyelim.

Yolunuz ve yolumuz açık olsun arkadaşlar.