Güncel

İç cephe: Batı’da da demir yumruk

Ziya ULUSOY yazdı —

  • Erdoğan-Bahçeli faşizmi çok güçlü olduğu için değil, güçsüzleşmesini ve kitle desteği kaybı zayıflığını, faşist terörü yoğunlaştırarak, faşizmin kurumlarını tahkim ederek gidermek, Şam’ın himayeci sömürgeci fethinin ürettiği büyük devlet şovenizmini buna dayanak olarak kullanmak istiyor.

Erdoğan ”demir yumruğumuzu gösteririz” diyerek Kürtleri tehdit etmişti. Şimdi Batı’da da “kimsenin gözünün yaşına bakmayız” tehditini savuruyor.

Fakat Erdoğan- Bahçeli faşizmi, yalnızca tehdit savurmuyor. Elindeki devlet makinasının militarist ve zindan silahlarıyla saldırıyor.

Kürt Hareketi’ne Rojava’da işgali sürdürmeyle, sürekli hava ve kara bombardımanlarıyla saldırırken, HTŞ’ı (Heyet Tahrir Şam) iktidara taşırken, SMO’nu TSK desteğinde Tel Rıfat, Mınbiç ve Tişrîn’e saldırttı. İlk iki yeri işgal etti. Tişrîn’de direniş engellemeseydi Fırat’ın doğusunda işgali genişletecekti.

Bu süreçte aynı zamanda, İsrail saldırları sonucu değişen dengede Rojava ve Kuzey ve Doğu Suriye’de Demokratik Özerk Yönetim hamle yapmasın ve HTŞ operasyonuna SDG engel olmasın diye Bahçeli’nin ağzından Öcalan’la görüşme çağrısı yaptırdı. “Beka sorunu var, iç cepheyi güçlendirme” söyleminin bir parçası buydu.

Çağrı’daki paradoks şuydu ki “şartsız PKK’yi fesh et, YPG/SGD dağıtılsın” ile önerilen uzlaşma Kürt halkına hiçbir kolektif hak ve statü içermiyordu. Diğer bir paradoks ise sömürgeci kayyımla Kürt kentleri belediyelerini gaspetmeyi, gazetecileri, belediye başkanları ve DEM kadrolarını sürek avıyla zindana atmayı hızlandırdı. Üstelik İmralı ile görüşme sürerken içte ve dışta bu saldırılar devam etti. Tabii ki Erdoğan’ın mealen “silahları bırakıp parlamenter alanda olursanız ne ala, yoksa demir yumruğu gösteririz”, Bahçeli’nin “silahları gömmezseniz sizi gömeriz” tehditleri geldi. HTŞ’nin kolayca Şam’da iktidara yerleştirilmesi gerçekleştikten sonra tehditleri yoğunlaştırdılar. Bu ikili, şimdi Trump’la anlaşırlarsa/izin alırlarsa TSK’nın işgali genişletme savaşına girişmeye, HTŞ’yi TSK desteğinde vurucu güç olarak kullanıp Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve güçlerini tasfiyeyi amaçlıyor. Her iki olasılıkta da savaş kudurganlığını devam ettiriyor. Netanyahu’nun Filistin’de yaptığını Erdoğan-Bahçeli Rojava’da yapmak istiyor.

Sömürgeci kirli ve işgalci savaş elbette Batı’da demokrasi değil, faşizmi koyulaştırıyor.

“İç cephenin sağlamlaştırılması” faşizmin sağlamlaştırılması anlamına geliyor. Erdoğan-Bahçeli faşizmi, komünist, devrimci ve demokratik güçlere saldırılarını yoğunlaştırdı. ESP, SGD’lilere ve diğer devrimci güçlere sürek avını ratırdı. Tutuklanan gazetecilerle dayanışma eylemlerini, polis saldırısı ve tutuklamayla karşıladı. İşçilerin olası grevlerine geçen aylarda Polenez işçilerine yaptığı gibi, saldırıları ve yasakları artıracak.

Faşizme karşı olan sanatçılara, Gezi’ye olan kiniyle, ama aynı zamanda faşist medya tekeli benzerini kültürel alanda gerçekleştirmek için de saldırıyor. Baro’yu zindanla korkutuyor.

Erdoğan-Bahçeli ikilisi, burjuva muhalefete faşist mızrağı yöneltmeye başladı. Kent uzlaşısını hedef alarak CHP’li belediyeyi gaspetmekle ve tutuklamayla başladı, Beşiktaş belediyesiyle sürdürdü. Şimdi CHP Genel Başkanı ve İBB Başkanı’na dava tehditiyle devam ediyor.

Halk TV mensuplarına da zindan tehditini uyguluyor.

Seçimle kitle desteğini artıran burjuva muhalefetin “normalleşme” için diktatörü meşrulaştırmasına baskı ve tasfiyeyle yanıt veriyor.

Erdoğan-Bahçeli faşizmi çok güçlü olduğu için değil, güçsüzleşmesini ve kitle desteği kaybı zayıflığını, faşist terörü yoğunlaştırarak, faşizmin kurumlarını tahkim ederek gidermek, Şam’ın himayeci sömürgeci fethinin ürettiği büyük devlet şovenizmini buna dayanak olarak kullanmak istiyor.

 “İç cepheyi tahkim” Kürtlere ya “köleci barış” ya İsrailvari savaş, Türk halkına ise faşizm tahkimatı/kalıcılığı dayatmak olduğu kısa zamanda anlaşılıyor.

Güçsüzlüğünü giderme saldırısını bozguna uğratacak mücadeleler geliştirmek faşizme karşı örgütlü/örgütsüz olan herkesin görevidir.

Demokratik ve devrimci bütün güçler, mücadele içinde güçleri birleştirip geliştirerek, işçi ve diğer ezilen kitleleri mücadelelere seferber ederek, Erdoğan-Bahçeli faşizmine ve işgalci savaşına karşı direnişi büyütmeli, faşizmi yenilgiye uğratmanın yolunda yürümeli.

Burjuva muhalefetin seçimle faşizmi burjuva demokrasisine dönme vaadinin kitlelerde yarattığı hayal kırıklığı bu yolda yürünerek giderilebilir.

Ancak, devrimci, demokratik ve komünist güçler, kitleleri mücadelelere nasıl seferber edeceklerine dair uzun bir süreçtir yetenek zayıflığı içinde. Güncel taleplerle ve her yer ve duruma uygun yöntem ve taktiklerle kitleleri seferber etme yeteneği bu işe girişme kararlılığıyla ve pratiği içinde yeniden geliştirilebilir, geliştirilmelidir.

paylaş

   

Güncel

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.