Kürtlerin Türk vahşetiyle sınavı

Ahmet KAHRAMAN yazdı —

  • Asıl vahşet insan soyuna, bütün olarak baştan başa Kürt ırkına karşı sürdürülen ırkçı vahşettir. Yer yüzünün yabanisi ırkçı, boşuna çabalıyor. Kürt yüz yılın başındaki Kürt değil, artık. Dünya küçüldü. O ise bin kat daha güçlü bir dinçle donanımlı. Ulusal bilinci çelik leblebi kadar kavi…

Irkçılık, yeryüzü ülkelerini temsil eden Birleşmiş Milletler'in kararıyla, bir insanlık suçudur. Bu suçun pek çok tanımı vardır. Özeti ise hayvan ötesi vahşiliktir.

Vahşiliktir, çünkü “yaban” da dediğimiz doğanın genelinde, türlerin gırtlaklaşmasında düşmanlık, başka bir deyişle soy kurutma güdüsü egemen değildir. Etle beslenen hayvanlar, tıpkı insan gibi beslenip yaşamak için ötekini öldürüyor. Onu yiyecek ve yemek olarak görüyor, yani.

Ama ırkçı öyle değildir. O nedenle Türk’ün yaptığı, işte bu kertede hayvan ötesi bir vahşet olarak karşımıza çıkıyor. Türk devleti kan üzerine oturdu. Kırıp sürdükleri Ermenilerin, Pontos, Ege, Akdeniz ve Marmara Rumlarının, ötede yok edilen Süryani’lerin toprağı üzerinde kuruldu, Türk devleti. Kurtuluş savaşları varsa eğer, budur.

Korkunç olan ise utanmazlıklarıdır. Soykırımcı diye yuhalandıkları halde, Kürt kırımına devam ediyorlar.

Şuraya bakın: Sabah, yeryüzü ahvaline bakmak için, masama oturduğumda, karşılaştığım ilk haber başlığı, bu çağı kirleten vahşet ötesinin gerçeğiydi:

“Ağrı'da Kürtçe halay ve yöresel kıyafete müdahale: 6 kişi gözaltına alındı”

Bu da kültürel soykırımdır. İki gün önce, Mersin sahilinde Kürtçe müzik eşliğinde govend oynayan Kürt gençleri, mahkeme kararıyla tutuklanmıştı.

Ve bugünkü medyada, bir başka soykırım haber başlığı:

“Van'da Kürtçe uyarı yazısını silip ırkçı yazılar yazdılar”

Ama asıl vahşet insan soyuna, bütün olarak baştan başa Kürt ırkına karşı sürdürülen ırkçı vahşettir. Türklerin Cumhurbaşkanı olan Erdoğan, “yurttaş” Kürtleri yıllar önce, “Türk’ün bekası (geleceği) için tehlike” ilan edip çullanma emri vermişti. Cizre’de yaratılan vahşet, “emrin üzerine Reisim” denilerek ona adandı.

Sürdürülen “Türk’ün beka” davasını, Kurdistan’ın tüm parçalarına yaydılar. Kürt’ün kendi yurdunda egemen olmaması için, başlatılan topyekun işgalin Güney ayağını tamamlıyor. İşgal alanlarına, “Türk toprağı” etiketini yapıştırıp sahiplerine yasakladılar. Bugünkü medya haberlerinde, İnsansızlaştırıp IŞİD’çileri yerleştirmek üzere, köyler, tarım alanlarının bombalandığı işleniyordu.

Rojava’nın işgal topraklarına, uluslararası İslamcı teröristleri yerleştirdiler. Kürtlerin Suriye’de onlardan ve ortakları teröristlerden kurtardığı toprakları ele geçirmek için, şimdi Suriye Devlet Başkanı Esad’ı, halkına ihanet eden onursuz yerine düşürmek için yalvarıyor ve  “Gel seni öpeyim, barışıp birlikte Kürtleri kıralım” diyor. İkna için, Rus Putin’i devreye sokuyor. Gözü kan bürümüş bir vahşilik, budur işte.

Beni bağışlayın, “hayvan ötesi vahşi” derken, amacım iftira değil, hakaret etmek hiç değildir. Ne yapayım ki, gerçeğin adı bu. Vahşiye vahşi, katile de katil diyorum ben. Hepsi bu.

Bir ekleme daha yapayım: Hayvanlarda, duygu yerine güdülerin geliştiği bilimsel bir gerçektir. O güdülerde ise “utanma”nın adı da yoktur.

Irkçılığın öteki anlamı faşizmdir. Faşizm, vahşi güdülerin “werés’ten, ip, zincirlerden boşalma halidir. Utanmazlığa bakın, dünün Türk ırkçılarından hiç biri Türk değildi. Bir başka yazı konusu, ama bugünküler de Türk değil.

Yazının girişinde de belirttim. Etle beslenen hayvanlar, sadece karınlarını doyurmak için, öteki hayvanı öldürüyorlar. Ama günümüzün vahşileri, Kürtleri soylarını yok etmek güdüsüyle kırıyorlar. Kültürleri, yaşama biçimlerini yasaklıyorlar.

Benzeri vahşet, Alman Nazilerince de sahnelenmişti. 

İnsanlar Yahudi, Çingene oldukları için katledildiler. Bu güdüyle  malları, mülklerine en koydular. Ama onları bitiremediler.

Kürtlere gelince: Yer yüzünün yabanisi ırkçı, boşuna çabalıyor. Kürt yüz yılın başındaki Kürt değil, artık. Dünya küçüldü. O ise bin kat daha güçlü bir dinçle donanımlı. Ulusal bilinci çelik leblebi kadar kavi…

Hey faşisto, baksana kılamlar eşliğinde  govende durarak, atalarının giyitleri içinde salınarak senin vahşetine, nanik yapıyor. Hem direnen bir halkın kökü kazınıp bittiği nerede görülmüştür ki…

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.